Bazılarımız Depresyondayken Ağzına Lokma Koyamazken, Bazılarımız Neden Daha Çok Yer?
Depresyon; yorgunluk hissini, sindirim problemlerini ve iştahta değişkenlikleri beraberinde getirir. Şaşırtıcı olan ise bunalım ortak olmasına rağmen iştahın değişkenlik göstermesidir.
Peki aynı durum neden iki farklı davranışı doğurur?
Depresyondan muzdarip hastaların neredeyse yarısı, iştahta azalma yaşarken üçte biri ise iştahta artış ile karşılaşır.
Aslında depresyon, yeme isteğinin azalmasıyla bağlantılıdır. Bu durum, ruh hali düzenlemesinde ve iştah kontrolünde rol oynayan, serotonin ve dopamin nörotransmitter seviyelerindeki değişikliklerle birlikte nörokimyasal dengesizliklerden kaynaklanabilir.
Ayrıca depresyon, kortizol seviyeleriyle de ilişkilidir. 2018’de yapılan bir çalışma iştahı azalan depresif hastaların, artan iştah yaşayanlara kıyasla tükürük kortizol seviyelerinin yüksek olduğunu tespit etmiştir.
Bu gözlem kafaları bir miktar karıştırabilir.
Çünkü stresten kaynaklanan yüksek kortizol seviyeleri çoğunlukla artan yeme isteğiyle ilişkilendirilir. Fakat bu çalışma, kortizolün depresif hastalarda açlığı nasıl azaltabileceğine dair bir fikir vermiştir.
Bunun yanında araştırmacılar, depresyondaki hastaların beyinlerindeki yiyecek ipuçlarına ilişkin sinirsel tepkileri kontrol etmek için nörogörüntüleme kullanırlar. İştahı artan hastaların, ventral striatum ismi verilen beyin bölgesinde abartılı tepkiler olduğunu buldular.
Bu bölge, beynin ödül sisteminin önemli bir parçasıdır ve zevk almada ve yiyeceklere yönelik motivasyon sağlamada önemli bir rol oynar. Özetle depresyon sırasında iştahın artması veya azalması bu sebeplerden dolayı kişiden kişiye değişkenlik gösterir.